Wat Phnom, Kamboçya tarihi için önemli bir tapınağa ev sahipliği yapan ve şimdilerde çevresi park halini almış popüler bir yer. Phnom Penh’in merkezinde yer alan Kraliyet Sarayı’ndan yola çıkarak, Tonle Sap Nehri kıyısını takiben yarım saatte ulaşabilirsiniz. Kamboçyalılar için ücretsiz olan bu parka yabancılar 1 Dolar (3.7 TL) vererek girebiliyor. Girerken size bilet soran biri bulunmuyor. Girişteki küçük bir kulübeye gidip biletinizi alıyorsunuz. Wat Phnom içerişimdeki Daun Penh Heykeli ve altındaki çim bölüme yerleştirilmiş dev saat motifi görülmeye değer. Ayrıca çok muazzam bir park olmasa da, sıcaktan kaçıp dinlenmek için burada kendinize bir yer bulabilirsiniz. Ben oradayken küçük çaplı bir de konser hazırlığı vardı. Wat Phnom’u ziyaret etmeyi düşünüyorsanız, yaklaşık 2 saat ayırmanızı tavsiye ederim.
Kamboçya’yı anlamak için okumanızı tavsiye ederim: Kamboçya’nın Ölüm Tarlaları
Wat Phhom Tapınağı
Parka giriş yaptıktan sonra, 27 metrelik yapay tepeye çıkıp tapınağa ulaşmak için aslan heykellerinin koruduğu merdivenleri kullanıyorsunuz. Tapınağa vardığınızda, duvarlarına ve tavanına işlenmiş şekilde Phnom Penh’in hikayesini görebiliyorsunuz. Tapınağın içi ise irili ufaklı yüzlerce Buda heykeli ile dolu. Tapınakta ayrıca orijinali olmasa da, Daun Penh’in bulduğu heykellerin birer kopyası bulunuyor. Wat Phnom’u ziyaret ettiğim sırada dikkatimi tapınağın önündeki bir para yığını çekti. Tapınağın girişinde bir kadın milyonlarca Kamboçya Riel’i ile birlikte bekliyordu. Kimi zaman gözden kayboluyor ama biri paralara dokunursa, hemen gelip düzeltiyordu. Paraları şans getirsin diye Buda’ya hediye etmek için getirdiğini öğrendim. Tapınağın içindeki Buda heykelleri de bu amaçla bırakılan paralarla çevriliydi.
Dünyanın en büyük Hindu tapınağını görmek için tıklayın: Angkor Wat
Wat Phhom Tapınağı Kurucusu: Daun Penh
Wat Phnom’un bugün bu kadar önemli bir yer olmasının altında Daun Penh adındaki bir Kamboçyalının hikayesi yatıyor. Daun Penh, bugünkü Phnom Penh’de yaşayan oldukça varlıklı bir kadınmış. Anlatılan hikayeye göre, bölgeyi vuran selden sonra evinin yakınında yüzen bir kutunun içinde 4 bronz Buda ve bir Tanrı heykeli bulmuş. Bunu kutsal bir işaret sayarak, şehrin o noktadan itibaren gelişmesi için elinden geleni yapmış. Farkında olmadan Phnom Penh’nin sonralarda başkent haline gelmesi açısından da önemli rol oynamış. Bu tepe ve ana tapınak, zamanla Phnom Penh’deki önemli etkinliklerde de buluşma noktası haline gelmiş. Wat Phnom bugün yerli ve yabancı ziyaretçilerle her daim kalabalık.