Bir seyahat blogu açmak için aradığınız tüm bilgiler bu sayfada! Web Tasarım mezunu ve gezmeyi seven biri olarak size uygun fiyata nasıl güzel bir seyahat blogu veya diğer adıyla internet sitesi açabileceğinizi anlatacağım. Renkliyolculuk.com’u 3 yıl önce açmıştım ve bu süre zarfında web tasarımını, Domain & Hosting yönetimini ve SEO (Google) optimizasyonunu kendim yaptım. Tasarım olarak yeni yeni güzelleştirsem de (Terzi kendi söküğünü dikemezmiş), artık seyahate veya vizeye dair birçok kelimede Google’da ilk sıralarda çıkıyor. Bazı kelimelerde ise Google en üst kısımda Renkliyolculuk.com’u öneriyor. (Teşekkürler Google 🙂
Renkliyolculuk’un yanında farklı kişi ve işletmelere uzun süredir Web Tasarım hizmeti de veriyorum. (Açıkçası bu sebeple kendi siteme vakit ayıramıyorum) Türkçe, İngilizce ve İspanyolca dillerinde birçok anahtar teslim web sitesi hazırladım. O yüzden bu sayfada yazdıklarımı adım adım uyguladığınızda Google dostu tatlı bir seyahat blogu sahibi olacaksınız.
İnternet üzerindeki en faydalı Seyahat Blogu Açma Rehberi’ne hoş geldiniz!
Sayfa İçeriği
1. Seyahat Blogunuzun İsmine (Domain) Karar Vermek
Sizi belki de en çok düşündürecek soru bu olacaktır: “Acaba internet sitemin adı ne olsa?”. Hem sizi yansıtmalı hem sosyal medyada kullanılabilmeli hem de bir başkası o Domain’i (ismi) daha önce almamış olmalı. Kafanızda deli soruların döndüğü birkaç güne veya haftaya kendinizi hazırlayın. Hatırlıyorum da, Renkliyolculuk’u seçmek için anket bile yapmıştım. Öncelikle hem bana çevremden tavsiye edilen hem de kendi belirlediğim isimlerin (Domain) müsait olup olmadığını kontrol ettim. Ardından hoşuma giden ve müsait olanlardan Google Forms’da bir anket oluşturdum ve tanıdığım herkese sordum. Renkliyolculuk 1. geldi ve şu an 3. yılını doldurdu 🙂
Seyahat blogunuzun ismine karar verdikten sonra sıra Hosting ve Domain’i seçmeye gelecek. Domain ve Hosting ile ilgili detaylı bilgileri sonraki adımlarda bulabilirsiniz.
Google Forms’u kullanmak için tıklayın: Forms
İsim (Domain) müsaitliğini kontrol etmek için kullanabilirsiniz: Bluehost
2. Sosyal Medya Hesapları Nasıl Açılır?
Gezi blogunuzun ismine ve alacağınız Hosting paketine karar verdiyseniz, artık sosyal medya hesaplarınızı açmanın vakti gelmiş demektir. 1. Adım’da isme karar verirken göz önünde bulundurmanız gereken kriterleri sıraladığımda sosyal medyada da kullanılabilmesi gerektiğini söylemiştim. Şimdi bu hesapları açalım. Size tavsiyem, olabildiğince tüm sosyal mecrada o ismi almanız. Instagram, Twitter, Facebook (Sayfa), Tumblr, Pinterest vb. Hemen hemen hepsinde hesap açmak için bir e-mail adresi ve bir şifre girmeniz yeterli oluyor. Güvenliğiniz için telefon numaranız veya İki Faktörlü Giriş Uygulaması gibi özellikleri aktif edebilirsiniz.
Bunları yapmaktaki amacımız hem Google’ın sosyal medya tıklamalarına olan sevgisinden faydalanmak hem de yarın öbürgün bir başkasının sizin isminizin popülerliğini kullanmasının önüne geçmek. Bu hesapları açtıktan sonra da hiçbirini bomboş bırakmayın. Kendinize bir takvim hazırlayın ve hepsinde 1 ay boyunca her gün bir şeyler paylaşın. Mümkünse paylaşımları hiç kesmeyin derim ama bir süre sonra sadece Instagram’a odaklanıp oradan da devam edebilirsiniz. Sizin zamanınız, sizin tercihiniz. Sosyal medya yatırımlarınızın meyvelerini orta vadede Google’da üst sıralara çıkarak alacaksınız.
3. Domain Nedir ve Nasıl Satın Alınır?
Domain, seyahat blogunuzun yani bir internet sitesinin adıdır. Sadece bir isimden ibarettir. Bir dükkanın üzerindeki tabela gibi veya dükkanın adresi gibi düşünebilirsiniz. “Google.com”daki “Google” Domain’dir. “.com” ise uzantıdır. “.biz” “.io” “.co” “.net” gibi farklı uzantılar da mevcuttur. Ancak mümkünse siz hem insanların aklında daha kolay kalması açısından hem de Google’ın gözünde görece daha değerli olması açısından “.com”lu bir Domain satın alın. Domain satın almak içinse piyasadaki belli başlı birkaç firmadan ucuz olan herhangi birini seçebilirsiniz. 7 Ekim 2020 tarihinde bir Domain’in ortalama fiyatı 10 Dolar (80 TL). Neyse ki yabancı sitelerden bazı kuponlarla (ilk yılı) 5 Dolar (40 TL) civarına satın almak mümkün. Türkiye’den tavsiye verecek olursak, ücretsiz WHOIS gizliliği ile gelen bir Domain’i Turhost’tan 40 TL civarına alabilirsiniz.
Not: Bazı Hosting paketleri (Hosting’i 3. adımda açıklayacağım) 1 yıl ücretsiz Domain hediyesi ile birlikte geliyor. O yüzden satın alacağınız Hosting paketine göre Domain konusunda adım atmalısınız.
-Domain'in Süresi
Domain’i sürekli kiraladığınız bir alan adı gibi düşünebilirsiniz. Tamamen satın alınamıyor. En az 1, en fazla 10 yıllığına kiralayabiliyorsunuz. Yalnız bu kiralamada aklınıza olumsuz bir şey gelmesin. İsim siz satın almışsınız gibi tamamen size ait oluyor. Uzatma veya iptal etme hakkı da tamamen sizde oluyor. Bugün Facebook’tan tutun da Gittigidiyor’a kadar tüm isimler aslında kiralık. O yüzden içiniz rahat olsun.
-Domain Yenileme
Diyelim 7 Ekim 2020’de bir Domain satın aldınız ve 1 yıllık ödemesini yaptınız. Bitimine birkaç ay kala Ağustos 2021 gibi siz unutmuş olsanız dahi Domain’i satın aldığınız yerden size hatırlatma e-mail’leri gelecektir. Son haftalara doğru ise neredeyse her gün size hatırlatacaklardır. Bu noktada isterseniz aynı firmada yine yıllık ücreti ödeyerek uzatabilir, isterseniz de bir kampanya yakalayınca başka bir firmaya transfer de edebilirsiniz.
-Domain Transferi
Transfer işlemi ücretsiz olsa da, bir sonraki yılın ücretini transfer işlemini tamamlamanız için o anda yeni firmaya ödemeniz gerekiyor. Transfer işlemleri son 3 haftaya kadar sağlıklı bir şekilde başlatılabiliyor ve 10 gün içerisinde tamamlanıyor. Bu süre zarfında seyahat blogunuz kesintisiz yayında kalıyor. Bu arada, özellikle yabancı firmaların ilk yıl ücreti düşük olurken, 2. yıl veya sonraki yıllara uzatmada 2-3 katı daha pahalı olabiliyor. O yüzden en iyisi siz ara sıra kampanyalara göz atın.
Domain transferi için kampanyalara İsimtescil, Veridyen, Turhost, Godaddy, Bluehost veya Hostgator gibi şirketlerin web sitelerine göz atabilirsiniz.
4. Hosting Nedir ve Nasıl Alınır?
Seyahat blogunuzun ismine (Domain’e) karar verdiyseniz sıra bir Hosting Paketi bulmaya geldi. Hosting’i bir ev gibi, Domain’i de o evde yaşayan bir insan gibi düşünebilirsiniz. Yani seyahat blogunuzu tüm fotoğrafları ve içeriğiyle internet ortamında ağırlayacak bir ev bulmalısınız. Hosting paketleri de aynı Domain’ler gibi süreli satın alınıyor. Aylık, 3 aylık, 6 aylık, 1 yıllık veya 3 yıllık gibi sürelerle Hosting paketi alabiliyorsunuz. Burada önemli olan hangi Hosting şirketini seçeceğiniz. Ben Türkiye’den Veridyen, yurt dışından ise Godaddy, Hostgator, Siteground ve Bluehost’u denedim. İnceleme sitelerinde de göreceğiniz üzere içlerinden en iyisi Bluehost’tu diyebilirim. Siteground da fena değildir. Sadece Veridyen’i kullandığım için Türkiye’dekilerle ilgili bir karşılaştırma yapamayacağım.
Çok farklı türde ve fiyatta Hosting paketleri bulunuyor ama aklınız karışmasın. Size sadece kendi kişisel seyahat blogunuz için normal ve uygun fiyatlı bir Hosting paketi lazım. O yüzden bu iki paketten birini düşünebilirsiniz:
“Shared WordPress Hosting” adlı planın “Basic” paketi yeterli olur: Bluehost Hosting
Siteground’daki Managed WordPress Hosting adlı planın “StartUp” paketi de özellikle ilk 1-2 yıl için size yeterli olur. Fiyatı Bluehost’a göre daha uygun: Siteground Hosting
5. Domain ile Hosting’i Birbirine Bağlamak
Bu adım, eğer Hosting ve Domain’i farklı şirketlerden aldıysanız geçerli. Eğer ücretsiz Domain ile gelen bir Hosting paketi satın alırsanız, bu adımı atlayabilirsiniz. Biz Domain’i ayrı bir yerden almışsınız gibi devam edelim şimdi. Sizinle Godaddy’nin resmi Youtube hesabından bir video paylaşıyorum. Anlaşılır bir şekilde anlatmışlar:
6. Seyahat Blogu İçin WordPress Nasıl Kurulur
Domain’iniz artık Hosting paketinize bağlandı. Sıra seyahat blogunuzun tasarımına geldi. Web sitelerini yönetmek için birden fazla İçerik Yönetim Sistemi bulunmaktadır. Bu konuda fazla teknik detaya girmeden size direkt WordPress’i seçmenizi tavsiye ediyorum. Bugün internet üzerindeki tüm sitelerin %30’undan fazlası WordPress ile hazırlanmıştır. WordPress ile güvenli, şık, fonksiyonel ve güzel siteler tasarlanabiliyor. Kurulumu ise çok basit. Bugün artık tüm Hosting firmaları direkt Hosting paketi hesabınızın içerisinden tek tıkla kurulum hizmeti sunuyor. Yine de bu konulara yabancı biri için biraz karmaşık gelebilir. Hosting paketini aldığınız firma ile iletişime geçerek (eğer ücretsizse) sizin için kurmalarını rica edebilirsiniz.
Not: Wix’ten uzak durun…
-Örnek Kurulum Senaryosu
Diyelim seçtiğiniz Hosting firması tek tıkla WordPress kurulumu sunuyor. Bunun için Hosting hesabınıza giriş yapın. Ardından “cPanel” adlı yönetim bölümünü açın. Burada “Wordpress” adında bir uygulama ikonu göreceksiniz. Tıkladıktan sonra o sizi adım adım yönlendirecek. Kurulum işlemi birkaç dakika kadar sürüyor. Kurulum sırasında bir kullanıcı adı ve şifre belirlemeniz istenecek. Bu ikisiyle seyahat blogunuzun yönetim paneline giriş yaparak her türlü görsel tasarım ve yazı ekleme işlemlerini gerçekleştirebileceksiniz. Eğer seyahat blogunuzun adı: “www.orneksite.com“ ise WordPress yönetim paneline “www.orneksite.com/wp-admin” linki üzerinden giriş yapabiliyorsunuz. Yani en sonuna “/wp-admin” geliyor. Bu varsayılan giriş linki tanımıdır. Siz daha sonra özel olarak farklı bir yol belirleyebilirsiniz.
GoDaddy reklamı gibi oldu biraz ama (Duy bizi Godaddy!) Türkçe olarak resmi bir açıklama olsun diye seçtim. WordPress kurulumu için aşağıdaki Youtube videosu da size yardımcı olabilir:
7. Seyahat Bloguna Tema Nasıl Yüklenir?
Size WordPress’i tavsiye etmemdeki önemli birkaç nedenden biri de görsel tasarım açısından esneklik ve yaratıcılık sunması. Bu noktada dilerseniz ücretsiz WordPress temalarından birini seçebilir, dilerseniz de birkaç Dolar’dan başlayan fiyatlarla farklı ve bol özellikli bir tema satın alabilirsiniz. Ücretsiz temalar, doğal olarak ücretli temalar kadar özellik ve esneklik sunmuyorlar. Temalar arasında biraz göz gezdirdiğinizde göreceksiniz ki bazıları “Ücretli” temaların biraz kısıtlanmış versiyonları. Sizin bu kısıtlı versiyonu ücretsiz olarak kullanmanıza izin veriyorlar ki, bir noktada kapalı özellikleri açmak için ödeme yapıp “Pro” temaya sahip olmanızı diliyorlar.
Yine de ücretli / ücretsiz rekabetindeki bu durum mutlaka bir ücretli tema almanız gerektiği anlamına gelmemeli. WordPress’in kendi kütüphanesinde işinizi görebilecek yüzlerce ücretsiz tema bulunuyor. Aralarında gerçekten güzel olanlar da var, vasat olanlar da. Tema seçimi kişisel bir tercihe giriyor o yüzden size şu temayı seçin diyemeyeceğim. En azından sıradan bir tasarıma sahip olmamasına, fonksiyonel olmasına ve “responsive” yani farklı cihazlarda da sorunsuz görünüm sunmasına dikkat etmenizi tavsiye ederin. Ayrıca internet üzerinde farklı sitelerde “ücretsiz” dağıtılan sözde premium tema paketlerini indirip sitenize yüklememelisiniz. Bu güvenilir olmayan temalarla büyük emek vereceğiniz seyahat blogunuzu nasıl bir riske atacağınızı anlatmaya kelimeler yetmez. O yüzden ücretsiz tema yüklemek için sadece WordPress kütüphanesini kullanmalısınız.
8. Seyahat Blogunuz İçin WordPress Eklentisi Seçimi
Tema seçiminizi yaptıktan sonra sıra eklentilerle WordPress sitenize özellik ve güzellik katmaya geldi. WordPress’in kendi kütüphanesinde binlerce eklenti bulunuyor. Yalnız özellikle de yeni başlıyorsanız eklentilerle ilgili dikkat etmeniz gereken bazı hususlar var. Bunlar;
WordPress eklentileri ile ilgili dikkat edilmesi gereken 5 şey:
- Toplamda en fazla 20 eklenti kurmalısınız. Minimumda tutun.
- 50.000’den az aktif site kurulumu olan eklentileri kurmamalısınız.
- Bir eklentiyi indirmeden önce yorumlarına ve son güncelleme tarihine mutlaka göz atmalısınız.
- Eklentilere belirli sürelerde güncelleme gelir. Mutlaka güncellemelisiniz.
- WordPress kütüphanesi dışından manuel olarak bir eklentiyi sitenize yerleştirmemelisiniz.
WordPress için 5 eklenti tavsiyesi:
Wordfence Security: Sitenizin güvenliği için olmazsa olmaz bir eklentidir. WordPress kurulumunun ardından ilk işiniz bu eklentiyi kurmak olmalı.
Elementor: Seyahat yazılarını paylaşacağınız sayfaları görsel olarak düzenlemenize yardımcı olur.
W3 Total Cache: Seyahat sitenizin farklı boyutlardaki cihazlarda veya bilgisayarlarda açılış hızını artırmak açısından önemli bir eklentidir.
Yoast SEO: Gezi yazılarınızı Google dostu şekilde yazmak adına size yardımcı olacaktır. Google aramalarında üst sıralara çıkmak için kullanılan başarılı bir eklentidir.
Akismet: Gezi yazılarınızı paylaştığınız sayfalara gelmesi muhtemel Spam yorumları filtreler.
Bonus: WordPress eklenti kütüphanesinde “Coming Soon” yazıp, içlerinden yukarıdaki eklenti kriterlerine göre birini yükleyebilirsiniz. Böylece seyahat siteniz en azından birkaç sayfa ile hazır hale gelene kadar ziyaretçilere “Yakında Görüşürüz” tarzı bir görsel gösterebilirsiniz.
9. Blogunuza Google Araçları Nasıl Kurulur?
Google Analytics ve Google Search Console her WordPress sitesine entegre etmeniz gereken iki resmi Google aracıdır. Bunlar sayesinde Google sitenizi daha iyi tanır ve sitenize dair onlarca kategoride (hız, ziyaretçi sayısı, sayfa görüntülenmeleri vb.) bilgi edinebilirsiniz. Bu iki aracın kurulumu için en hızlı ve kolay yol WordPress eklenti kütüphanesindeki resmi Google eklentisi olan “Site Kit by Google”ı kurmak olacaktır. O, bu Google araçlarının nasıl kurulacağı konusunda sizi adım adım yönlendirecektir. Alternatif olarak aşağıdaki videolara da göz atabilirsiniz:
10. Test: Bloga Nasıl Yazı Eklerim?
Seyahat siteniz artık gezi yazılarınızı girip düzenlemeye hazır hale geldi. WordPress yönetim panelinize giriş yaptıktan sonra sol kısımdaki menüden önce “Yazılar”a, ardından “Yeni Yazı Ekle”ye tıklayın. “Elementor” adlı eklentiyi yüklediyseniz, şimdi açılan sayfanın ortasında “Edit with Elementor” gibi bir ifade göreceksiniz, ona tıklayın. Artık sayfanıza yazı ve görsel girişi yapabilirsiniz. Aslında sadece “Elementor” için ayrı bir yazı yazabilirim ancak bu sayfayı sizin için genel rehber tadında hazırladığımdan fazla detaya inemeyeceğim (Şimdiden 2000 kelimeyi geçtik). Youtube üzerinden “Elementor” kullanımını araştırabilirsiniz.
11. Siteye İçerik Eklerken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Gezi yazılarınızı içinizden geldiği şekilde yazmakta tabi ki özgürsünüz. Yalnız Google’da üst sıralara çıkma açısından bakacak olursak bazı hususlara dikkat etmeniz gerekmekte. Renkliyolculuk.com; “İspanya Öğrenci Vizesi” araştırmalarında resmi vize başvuru merkezinin de üstünde Google’da 5. sırada. “Yurt Dışına Para Gönderme Yöntemleri’ araştırmalarında bankalar ve Western Union’un önünde Google’da 1. sırada. “Yeni Zelanda Working Holiday Vizesi” araştırmalarında Google’da 3. sırada. Daha önce belirttiğim gibi bazı kelimelerde de Google tarafından özel olarak öneriliyor. Eğer siz de gezi blogunuzun bu şekilde Google’da üst sıralara çıkmasını istiyorsanız, SEO (Google’da üst sıralara çıkma çalışmaları diyebiliriz) konusunda biraz emek harcamalısınız. Aşağıdaki tavsiyelerim size yardımcı olacaktır.
- Gezi yazılarınız 300 kelimeden az olmamalı. Mümkünse 700 kelimeyi hedeflemenizi öneririm.
- Yazılarınızda kullandığınız dil itici olmamalı ve imla kurallarına elinizden geldiğince dikkat etmelisiniz
Sayfalarınızdaki yazılar görsel ve mantıksal açıdan alt başlıklara ayrılmış olmalı. Okuyucunun okurken veya konuyu takip ederken kafası karışmamalı - Sayfalarınıza ekleyeceğiniz görsellerin bir standardı olmalı. Her bir gezi yazısı sayfanızda benzer ölçülerde fotoğraf kullanmalısınız. Ayrıca sitenize yüklediğiniz her bir fotoğrafa mutlaka alternatif isim girişi (“Alt Text”) girişi yapmalısınız.
- Yazılarınızda hem sitenizdeki diğer sayfalara hem de farklı güvenilir internet sayfalarına linkler vermelisiniz. Yalnız bu linkleri “Nofollow” ve “Yeni Sayfada Açılsın” olarak işaretlemelisiniz.
- Yazılarınız için bir anahtar kelime ve birkaç alt anahtar kelime belirlemelisiniz. Bunun için bu siteden faydalanabilirsiniz: Ubersuggest’s Free Keyword Tool, Generate More Suggestions
Anahtar kelimelerinizin kullanımında abartıya kaçmamalısınız. Yoast SEO eklentisi sizi zaten uyaracaktır. - Sayfalarınıza, sayfa açılış hızını yavaşlatacak çok sayıda görsel, video, özellik ve bileşen eklemekten kaçınmalısınız.
- Sayfalarınızı tasarlarken, mobil kullanıcıları mutlaka göz önünde bulundurmalısınız. Bazı yerleşimler bilgisayarda açtığınızda güzel dururken, mobilde bozuk görünebilir. Test ederek gitmelisiniz.
12. Blog’da Yayınlanacak İdeal Fotoğraf & Video Özellikleri
Birbirinden güzel fotoğraflarınızı ve keyifli gezi videolarınızı sayfalarınızda yayınlamak için sabırsızlanıyorsunuz, biliyorum. Yalnız acele etmeyin. Öncelikle dikkat etmeniz gereken birkaç şey var;
- Fotoğraf ve videolarınız optimize edilmiş olmalı. Yani boyutları düşük olmalı ve çözünürlükleri yeterli düzeyde olmalı
- Her bir fotoğrafın boyutu maks. 100 kb olmalı. Photoshop vb. programlarda küçültebilirsiniz. Bu internet sitesini de kullanabilirsiniz: tinypng.com
- Fotoğraf ve videolarınızı sayfalarınıza göze hoş gelecek şekilde, bir karmaşaya yol açmadan eklemelisiniz
- Fotoğraf ve videolarınızda kullandığınız boyutlarda bir standart olmalı. Bütünlük açısından önemli.
- Videolarınızı Youtube’da bir kanal açarak oraya yükleyebilir, ardından sitenize bir link ile yerleştirebilirsiniz. Google’da üst sıralara çıkmada olumlu etkisi olacaktır.
13. Sosyal Medya İçeriği Nasıl Oluşturulur?
Sosyal medya konusu başlı başına bir olay ama size kısaca birkaç tavsiyede bulunmak isterim;
- Sosyal medyada süreklilik çok önemlidir. 1 aylık paylaşım planı oluşturun. Günlük hareket ederseniz bir yerde tıkanacak ve motivasyonunuz düşecektir. Instagram için otomatik paylaşım işi biraz uğraştırıcı ama Twitter ve Facebook için: Hootsuite gibi araçlardan faydalanabilirsiniz.
- Fotoğraflarınızı binlerce TL’lik bir fotoğraf makinesi ile çekmeniz gerekmiyor ama ışık, çözünürlük ve renk uyumlarına dikkat edin.
- Instagram, Twitter ve Facebook için farklı boyutlarda fotoğraf ve video paylaşımı yapmalısınız. Instagram için 4/5 oranı veya 1/1 kare oran idealdir. Diğer ideal boyutlar için tıklayın: Hootsuite
- Sosyal medyada daha fazla etkileşim almak için yaratıcı video ve animasyonlar hazırlayabilirsiniz. Quik, Mojo, CanvaStories ve Adobe Spark telefonda kullandığım ve size tavsiye edebileceğim ücretsiz uygulamalardan birkaçı. Bilgisayar tarafında ise Photoshop, Lightroom ve Premier gibi başarılı programları tercih edebilirsiniz. Ücretsiz olarak ise Hitfilm Express, Canva ve GIMP başarılı uygulamalar arasındadır.
14. Seyahat Blogunuz ve Sosyal Medya Hesaplarınıza Marka Oluşturmak
Bu konu önemli. Yazı ve sosyal medya paylaşımlarına başlamadan önce logonuz vb. mutlaka hazır olmalı. Öyle bir logo bulun ki, bir süre sonra insanlar görünce direkt sizi hatırlasın. Çok renkli dikkat çekici bir şey de olabilir, sade ve şık bir şey de. Önemli olan o logoyu veya ikonu her paylaşımınızda, blogunuzda ve sosyal medya hesap görsellerinizde düzenli şekilde kullanmanız. Logo oluşturmak için dilerseniz bir grafik tasarımcı ile de anlaşabilirsiniz. Alternatif olarak Canva gibi ücretsiz araçları da kullanabilirsiniz.
TEBRİKLER!
“Bir seyahat blogu nasıl açılır?” temalı 3000 kelimelik web sitesi açma rehberimizin sonuna geldik 🙂 Yukarıda anlattığım bazı adımlarla ilgili aslında ayrı ayrı uzun yazılar da yazabilirdim ama renkliyolculuk.com bir seyahat blogu olduğu için size böyle tek bir sayfada kapsamlı bir rehber hazırladım. Bu yazı sayesinde hayalinizdeki seyahat blogunu açmaya bir adım daha yaklaştınız, tebrikler!
Keyifli ve başarılı bir seyahat blogu sahibi olmanız dileğimle,
Renkli yolculuklar!
Böylesine her konuyu detaylıca anlatan, profesyonel ve bilgi paylaşımı konusunda bol kepçe bir seyahat sitesi olduğunu sanmıyorum. Sayfanızı her ziyaret edişimde farklı şeyler öğreniyorum. Emeğiniz için yorum yazan yazmayan herkes adına teşekkür ederim 🙂
Nazik yorumunuz için teşekkür ederim Hasan bey.
Çok merak ettim wixten uzak durun demişsiniz neden acaba?
Wix, WordPress kadar özelleştirilebilir değil. WordPress’te ücretsiz eklentilerle yapabileceğiniz bazı şeyler için Wix’te para ödemek zorundasınız. Sıfırdan başlıyorsanız, direkt WordPress ile başlamalısınız. Çünkü daha sonra site taşıma işlemleri biraz uğraştırıyor.