Claphams Ulusal Saat Müzesi, Yeni Zelanda’nın Whangarei şehrinde bulunan muhteşem bir müze. Söylenene göre Güney Yarım Küre’deki en büyük saat koleksiyonu buradaymış. Archibald Clapham’ın kişisel çaba ve merakıyla dünyaca ünlü hale gelmiş. Bu müzede, 1600’ün üzerinde birbirinden güzel ve ilginç saat sergileniyor. Sarkaçlı / zemberekli / köstekli saatler, ahşap guguklu saatler, iskelet masa saatleri, güneş saatleri, seramik el boyamalı saatler ve buhar saati gibi neredeyse her çeşit saati bulmanız mümkün. Her bir saatteki emek, işçilik ve yaratıcılık kendine hayran bırakıyor. “Keşke benim olsa!” dedirtecek güzellikteki saatlerden gözlerinizi alamıyorsunuz.
Muhteşem Saatler
Müze çalışanlarından aldığım bilgiye göre, koleksiyondaki saatlerin %95’i çalışır durumdaymış. Müzedeki saatlerin her birini farklı saatlere kuruyorlarmış. Böylece her bir adımınızda bir başka saatin marifetlerini sergilediğine şahit oluyorsunuz. Müzenin giriş ücreti ise 10 NZD (26 TL). Eğer 20 NZD (52 TL) öderseniz, 1 yıl boyunca sınırsız giriş hakkına sahip oluyorsunuz. Ayrıca müze çevresinde aracınızı 3-4 saatliğine ücretsiz şekilde park edebileceğiniz park yerleri de var.
Whangarei
3 günlük Whangarei gezim için plan yaparken, en çok Claphams Ulusal Saat Müzesi’ni görmek için heyecanlanmıştım. Yağmurlu bir günde ve öğleden sonra gittiğimden olsa gerek, müzede tek başımaydım. Dilediğim gibi gezme fırsatı yakaladım. Bir müze çalışanı da rehberlik etmek için bir süre sizinle birlikte geziyor ve saatleri tanıtıyor. Müze kapanana kadar yaklaşık 4 saat boyunca gezdim ve müzeye hayran kaldım.
Archibald Clapham
Archibald Clapham, 7 yaşındayken babasından aldığı bir müzik kutusu ile mekanik aletlere merak duymaya başlamış. 16 yaşına geldiğinde bir tekneye buhar makinesi entegre edecek kadar kendisini geliştirmiş. İngiltere’den Yeni Zelanda’ya geldikten sonra Whangarei’ye yerleşmiş ve yeteneklerini burada da sergilemeye devam etmiş. ‘Archie’, yeni evi Whangarei’yi öylesine sahiplenmiş ki, Whangarei Şelalesi ticari faaliyetlerde kullanılmasın diye yanındaki alanı satın almış ve korumaya çalışmış. Bugün bu şelale, Yeni Zelanda’nın en çok fotoğrafı çekilen şelalesi konumunda. Yine bu dönemde, 400 saatten oluşan kişisel saat koleksiyonunu ziyaretçilere açmış. Aradan yıllar geçtikçe, hem hediye edilen saatlerle hem de kendi keşfettiği saatlerle bu koleksiyon büyüdükçe büyümüş. Dünya çapında ismi bilinir hale gelmiş. 1961 yılında, koleksiyonunu cüzzi bir miktar karşılığında Whangarei Belediyesi’ne devretmiş.
