Ubud ilgi çeken müzeleriyle, sanat galerileriyle ve atölyeleriyle dolu güzel bir şehir. Yalnız bunlardan bir tanesi diğerlerinden biraz daha farklı. Blanco Rönesans Müzesi, sıradışı bir İspanyol sanatçı olan Don Antonio Blanco’dan Ubud’a hediye edilmiş ilginç bir müze. Bu müze, 1952-1999 arası Bali’de yaşayan Blanco’nun hem evi hem de atölyesiymiş. Hikayeye göre Bali’ye beş parasız gelen Blanco bir şekilde kralla tanışıp yakınlık kurmuş. Sonrasında kral, bir ev ve atölye kutması için Blanco’ya bir arazi hediye etmiş. Bu arazide bugün Ubud’un en dikkat çekici müzelerinden biri yer alıyor. Her gün saat 09:00 – 17:00 saatleri ziyaret edilebilen müzenin giriş ücreti 80.000 Rupiah (25 TL). Bu ücrete müzenin restoran & kafesinde bir hoş geldin içeceği de dahil.
30.09.2022 Not: 80.000 Rupiah artık 100 L
Blanco Rönesans Müzesi internet sitesi (İngilizce): Blanco
Blanco Rönesans Müzesi
Biletimi teslim edip müzeye geçmeden önce görevli tarafından kısa bir bilgi yağmuruna tutularak müze gezime başladım. Hem Blanco hem de bu etkileyici ev hakkında çeşitli bilgiler edindim. Ardından bir de broşür alarak ilerledim. Hemen ilk anlarda sizi karşılayan rengarenk papağanlar, muhabbet kuşları ve guguk kuşları ile renkli bir yere geldiğinizin ilk işaretlerini alıyorsunuz. Yalnız, ziyaretçilerin fotoğraf çekinmesi için kimisi ağaçların yanında elle beslenen ve kimisi de kafeslerde bekleyen kuşların pek mutlu görünmediğini söylemeliyim. O yüzden bu fotoğraf işine prim vermemenizi rica ediyorum.
Blanco Rönesans Müzesi
Blanco Rönesans Müzesi, Antonio Blanco’nun kendine has tarzıyla inşa ettiği bir görkemli bir konak aslında. Konağa giriş için merdivenlerinden çıkarken iki adet dev taş ejderha heykellerinin yanından geçiyorsunuz. Asya kültüründe genelde iyiliği temsil eden ejderhaların Blanco tarafından da kullanılmış olması göze çarpan detaylardan biri. Konağın içine girerken biletinizi yine göstermeniz isteniyor. İçerisi tek kelimeyle muhteşem görünen 4 katlı bu konağın, sadece ilk katı ziyaretçilere açık (İkinci katı zaten bomboş). Ziyaret edebildiğiniz bölümlerde sanatçının çok sayıda sıradışı, aykırı ve erotik denilebilecek eserleri bulunuyor. Sıradan bir ressam olmadığını fark etmeniz çok sürmüyor. Konağın içerisinde ve atölyede fotoğraf çekmenin yasak olduğunu belirtmeliyim. Atölyede de yasak olduğunu biraz geç fark ettim o yüzden şansa birkaç fotoğraf çekmiş bulundum.
Sanat Atölyesi
Konağın içerisindeki ziyaretinizi tamamladığınızda, Blanco’nun sanat atölyesine geçiş yapıyorsunuz. Burada; eski eskizlerini, boya malzemelerini, sanat kitaplarını ve aldığı ödülleri görebiliyorsunuz. Atölye’de Blanco’nun oğlunun yaptığı bir resim de yer alıyor. Stüdyonun ardından restoranın yanı başındaki bir iç avluya geçiyorsunuz. Burada Blanco ve müze hakkında bilgi edinebileceğiniz bir tv yayını, dinlenebileceğiniz koltuklar ve bir de hediye dükkanı bulunuyor. Tebrikler! Müze ziyaretinizi tamamladınız.
Müze Restoran & Kafesi
Müze ziyaretime başlamadan önce restorana uğrayarak içecek için ‘Blanco Float’u tercih etmiştim. Dondurucuda saklanmış küp şeklinde karpuz ve kavun dilimleri, dondurma ve sodadan oluşan farklı ve güzel bir içecekti. Bu arada, müzeyi ziyaret etmeseniz bile Ubud’un sıcağından kaçmak için uğrayabileceğiniz bir restoran & kafe burası. Fiyatları Ubud standardının biraz üzerinde ama ona göre de sakin bir atmosferi var.
Ubud Blanco Rönesans Müzesi
Müzeyi ziyaret etmek için yaklaşık 1 saat kadar ayırmanız yeterli olacaktır. Yalnız eğer Blanco’nun çalışmalarına veya sanata dair özel bir ilginiz yoksa bu müze ziyareti size uygun olmayabilir. Sanata ilginiz, vaktiniz ve bütçenizde yer varsa, Ubud’da gezilecek yerler listenize Blanco Rönesans Müzesi’ni de eklemenizi tavsiye ederim.
Renkli yolculuklar!
