Dünyanın en çok Müslüman nüfusuna sahip ülkesi olan Endonezya’da, şaşırtıcı güzellikte ve büyüklükte Budist tapınakları ile karşılaşabiliyorsunuz. Bunlardan belki de en önemlisi olan dünyaca ünlü Borobudur Tapınağı, Endonezya’nın Cava Adası’nın Yogyakarta şehri yakınlarında bulunuyor. Tapınağa giriş için bir yetişkin bilet ücreti 100 TL iken, öğrenci kimliği sahibi olanlar için bu ücret 50 TL. Yogyakarta şehir merkezine 40 km uzaklıkta olduğu için, (eğer bisiklet veya motosiklet ile gezmiyorsanız) yerel bir turizm acentesiyle anlaşmak tapınağa ulaşım için en rahat ve garanti yöntem.
Yogyakarta’dan Bromo Yanardağı’na Nasıl Gidilir?: Yogyakarta’dan Bromo’ya Yolculuk
Bir Unesco Kültür Mirası: Borobudur Tapınağı
Dünyanın en büyük Budist yapıtı olma ünvanına sahip olan Borobudur Tapınağı’nın hikayesi 8. yüzyıla kadar uzanıyor. Yüzyıllarca dini merkezlerden biri olarak kullanıldıktan sonra, Shailendra (kelime anlamı “Dağların Kralı”) hanedanlığının zayıflamasının ardından Güneydoğu Asya’daki birçok tapınak ile aynı sonu paylaşarak kaderine terk edilmiş. Öylesine görkemli bir tapınak ki, yapımı için 2 milyon kadar taş kullanıldığı tahmin ediliyor. Bu özel tapınağın tekrar gün yüzüne çıkması ise 19. Yüzyılı bulmuş. Yeniden keşfinin ardından önemli restorasyon çalışmaları geçirerek bugün bir UNESCO Kültür Mirası olarak ziyaret edilebiliyor.
Borobudur Tapınağı’nı Ziyaret
Borobudur Tapınağı’na gitmek için yerel bir turizm acentesinin sabah turlarından birinde 75 TL karşılığında yerimi ayırttım (Şu an sadece tapınak giriş ücreti 100 TL). Tura ulaşım ve bileti ücreti dahildi. Bu arada, gün doğumu turları için bu rakam biraz daha yukarılara çıkabiliyor. Ayrıca dilerseniz tapınağın giriş kapılarından da biletlerinizi kendiniz satın alabiliyorsunuz.
Yola Çıkış
Sabah 04:50’de tur minibüsü kaldığım otelden beni almaya geldi ve Borobudur’a olan yolculuğum başladı. Tura katılan benden başka sadece 4 kişi daha vardı. Minibüs klimalıydı ve Cava adası yollarındaki diğer minibüslere göre gayet güzel bir minibüstü. Yalnız şoförümüz bir Cavalı olduğundan olsa gerek, kural tanımaz bir sürücülük gösterisi sunmayı ihmal etmedi. Yine de hızın düşük olduğu anlarda Yogyakarta şehrinin güne uyanışına tanıklık etme şansım oldu. Klasik tabirlerimizden biriyle ‘Sabahın körü’ olmasına rağmen bazı sokak satıcıları yerlerini almış ve motosikletli / motosikletsiz müşteriler de kahvaltıları için sıraya geçmişti. Makarna, pilav ve et ağırlıklı yemeklerin bu topraklarda bir kahvaltı çeşidi olarak yendiğine şahit olduğum anlardan biri oldu. Şehri yavaş yavaş terk ederken bu sefer çeltik tarlaları sahne almaya başladı. Toplamda yaklaşık 1 saat sonra, tapınağın normal ziyarete açılış saati olan 06:00 gibi de Borobudur’a ulaştık.
Dünyanın En Büyük Budist Tapınağı: Borobudur
Tapınağın girişi kartpostal, hediyelik eşya ve farklı şekillerde şapkalar satan satıcılarla doluydu. Bir şey satın almayacaksanız bu tip durumlarda hiç göz teması kurmadan giriş kapısına ilerlemek en iyisi. Biletimi girişteki görevliye verdim ve bana verilen küçük plastik bir içecek kuponuyla güvenlik kontrolünden geçerek içeriye girdim. Bu kuponla ücretsiz olarak bir çay, kahve veya su alabiliyorsunuz. Tapınağın giriş bölümü sayılan bu alanda isterseniz bir tur rehberi ile de anlaşabilirsiniz. 4 kişi için 30 TL, 6 kişi için 45 TL istiyorlar. Burada bir kahve içtikten sonra 5 dakikalık bir yürüyüşle tapınağı uzaktan görmeye başladım. Tapınak, sabahın ilk ışıklarından itibaren yoğun bir insan hareketine sahne oluyor. İlk olarak küçük bir film çekim setiyle ve etrafını çeviren meraklı gözlerden oluşan bir grupla karşılaştım. Kısa bir duraklamanın ardından dev tapınağa doğru ilerlerken bu sefer yerel öğrenci gruplarına denk geldim. Yanlarında hocaları ile birlikte belli ki çevre yerleşim birimlerinden gelmişlerdi.
Tapınak Çevresi
Borobudur Tapınağı’nın çevresi palmiye ağaçları ile kaplı yeşil bir park ile çevrili. Tapınağın 5 katlı bir yapıya sahip olduğunu söyleyebiliriz. İlk katı tapınağı kare şeklinde çevreliyor. Tapınak etrafında bu katta bir tam tur yaparken, işçiliği hayranlık uyandıracak taş oyması figür ve semboller size antik hikayeleri fısıldayarak eşlik ediyor. Tapınağın üst 3 katı ise muhteşem görünen Stupa’larla süslü (Dini yapılar). Aralarında gezerken insan gözlerini alamıyor. Tapınağın zirvesine kuzey, güney, doğu ve batı merdivenlerinden birinden çıkarak ulaşabiliyorsunuz. Zirvede büyük bir Stupa bulunuyor. Bu büyük Stupa’yı çevreleyen küçük Stupalar bulunuyor. Zirvedeyken, uzaklara doğru uzanan yemyeşil bir manzarayla Stupalar arasında dolaşabiliyorsunuz.
Endonezyalı Öğrencilerden Güzel Bir Sürpriz
Böyle bir tapınağı ziyaret etmenin sevinci, girişte gördüğüm öğrencilerden 3’ünün yanıma gelip benimle konuşmak istemesiyle katlandı. Böylece öğrenmiş oldum ki; öğrenciler tapınağa bir nevi bir İngilizce sınavı vermeleri ve yabancılarla kültürel diyaloğa girmeleri için getiriliyormuş. Ellerinde defterler, çekingen gözler ve heyecanlı tavırlarla benimle konuşmak istediklerini söylediler. Memnuniyetle yarım saat kadar onlarla sohbet ettim. İlk defa bir yabancıyla konuşma fırsatı yakaladıklarını söylediler. İçlerinden bir tanesi; “Hayatımın en güzel günü!” dedi. Bir diğeri ise beni köyüne davet etti. Karşılıklı genel sorularla bir yandan da birbirimize kültürlerimizi tanıttık. Ayrıca dillerini nasıl geliştirebilecekleri ile ilgili tavsiyelerde de bulundum. Tapınak ziyaretimi bambaşka bir boyuta taşıyan sevimli öğrencilerle birbirimize karşılıklı teşekkürlerimizi sunduktan sonra, onlar başka yabancı ziyaretçilerle de konuşmak için ayrıldılar. Ben de kalan zamanımı tapınağın görmediğim bölümlerini ziyarete ayırdım. Bu arada tapınağın farklı bölümlerinde de yabancılarla konuşan öğrenci gruplarıyla karşılaştım. Keşke bizim ülkemizde de bu tarz uygulamalar yapılabilse..
Borobudur Tapınağı’na Veda
Sabah 04:00’te başlayan Borobudur maceram saat 09:00 gibi son buldu. Borobudur Tapınağı, Güneydoğu Asya gezimde gördüğüm en güzel tapınaklardan biriydi. Endonezya’da gezilecek yerler listesi hazırlıyorsanız ve Cava’ya uğrayacaksanız, Borobudur Tapınağı’nı listenize eklemenizi tavsiye ederim.
Renkli yolculuklar!
